Türkiye 6 Şubat 2023 tarihinde sabah saatlerinde Maraş merkezli ve yakın civarını büyük yıkıma uğratan peş peşe iki büyük deprem yaşadı. Doğal bir hadise olan depremin yarattığı sarsıntı ne yazık ki büyük yıkımlara yol açtı ve bu yıkıntıların altında çok sayıda can yitimi oldu. Deprem doğal bir hadise olmasına rağmen yaşanan yıkım insan yapımı niteliksiz yapıların çökmesinden kaynaklanmıştır ve bu yönüyle doğal olmayan bir sürece tekabül etmektedir.

Kentlerimizi oluşturan binaların gerekli dayanıklılıktan yoksun olması, estetik kaygıları bir yana bırakarak ifade etmek gerekirse, hayat ve ölüm arasında duran değer yargılarımızda zaman içinde yaşanan aşınmayı bariz olarak ortaya koymaktadır. Zira bir bütün olarak hayat tarzımızı doğrudan ifade eden şehirlerimiz, kendi ellerimizle yanlış olarak kurduğumuz ve bu noktada gerekli özeni göstermediğimiz gerçeğinin altında can verdiğimiz aşikârdır.

Şehirler tarihsel olarak gelişen, ortaya çıkan organizmalar, canlı varlıklar gibidir. Doğuşlarından gelişimlerine değin her süreçte bakım ve şefkate ihtiyaç duyarlar. Kentlerimiz veya şehirlerimize gösterdiğimiz ya da göstermediğimiz özen hayatımıza dair tutumumuzu ifade eder. İnsan şehirleri inançlarına, değerlerine, yaşam tarzlarına göre tasarlar ve bu bağlamda kent imgesi zihinsel hayatımızın niteliğini dile getirir.

Bu çerçevede yaşadığımız derin felaketin doğal bir hadise olan depremden değil, kentlerimizi oluştururken inşa ettiğimiz etik dışı yapıların her türlü mühendislik ve mimarlık normundan yoksun olmasının da yarattığı bir sonuçtur. Deprem sonucunda oluşan yıkım yüreğimizi yaralamış ve bizi hüzne gark etmiştir.

Hayat ve ölüm ardışık gelen doğal ve önlenemez temel iki olgudur. Hayatın son bulmasının türlü sebepleri bulunmaktadır. Her ölüm insanın temel yazgısı olmakla beraber, acı ve hüznün de nedeni olmaktadır. Pandemi gibi global bir sağlık sorununun yarattığı endişe ve kayıpların ardında Türkiye’de yaşadığımız bu acı hadisenin sonucunda oluşan kayıpları telafi etmek mümkün değildir.

Yaşanan can kayıplarının dualarımızda karşılık bulması dışında elimizden gelen en önemli şey, benzer hadiselerin yaşanmaması için gerekli eylemi ortaya koymaktır. Daha nitelikli evler, estetik değeri olan kentler, zengin ticari ve sosyal hayatı destekleyecek tasarımlarla geliştireceğimiz şehirler en güzel duamız olacaktır.

Bu vesileyle dergimizin yayınlanan mevcut sayısında yer alan nitelikli yazıları okumanız ve yararlanmanız dileğimle!

Alim Yılmaz
Editör

Diğer Linkler